Mavi Şehir Dergisi Aralık 2020
Lactivizmin Türkiye Şubesi, Temas Emzirme ve Anne Sütü Gönüllüleri Derneği
Hepimiz biliyoruz ki aydınlık bir gelecek için sağlıklı ve eğitimli bir nesle ihtiyacımız var. Geleceğin Türkiye’si için, daha da önemlisi yaşanabilir bir dünya için bu amaç uğrunda herkesin çalışması gerekiyor. Bir sağlık neferi, bir hemşire olarak ben de geleceğin sağlıklı nesilleri için ülkemizin emzirme oranlarını arttırmayı kendime hedef olarak belirledim.
Peki, neden emzirme? Elbette size kısaca bu nedenlerden bahsedeceğim, ama öncelikle şu bilgiyi vermek isterim. Tükettiğimiz tüm yiyecekler ve içeceklerin, yaşamımız boyunca maruz kaldığımız çevre şartlarının ve psikolojik durumumuzun genlerimizin geleceğe aktarılması ve gerektiği gibi çalışması üzerinde önemli etkileri olduğu yapılan araştırmalar ile ortaya konmuştur. Bu durumda kendi sağlığımız ile ilgili sorumluluklarımıza gelecek nesillerin sağlığı da eklenmiştir. Maalesef anne-baba olarak bu sorumlulukları tam olarak yerine getirememek, bazen eksik veya yanlış bilgilere sahip olmak, bazen de destek bulamamak en çok karşılaştığımız durumlardır. Bizim görevimiz de bu noktada başlıyor. Ailelere anne sütü ve emzirmenin çocukları için hayati olduğu kadar ülke geleceği için de önemli olduğunu anlatmamız, onlara gerekli danışmanlığı sağlamamız gerekiyor. Temas Derneği’nin ana kuruluş amacı tam olarak budur.
Temas Derneği Ankara merkezli olsa da, Türkiye’nin her yerinden gelen gönüllülerin katkılarıyla çalışmalarını sürdürmektedir. Gönüllülerimizin %70’i profesyonel sağlık çalışanlarından oluşmakla birlikte, eğitimci, hukukçu, öğretim görevlisi, mühendis, mimar gibi çok farklı mesleklerden gelen geniş bir gönüllü yelpazesine sahiptir. Özellikle toplumun en hassas ve kırılgan kesimini oluşturan anneler ve bebekleri için Diyarbakır, İstanbul ve Malatya şubelerimizle profesyonel, güçlü ve çalışkan bir STK olarak toplum yararına çalışmalar yapmaya, yeni lactivistler yetiştirmeye devam ediyoruz.
Şimdi yeniden sorumuza dönelim, neden emzirmelisiniz? Neden emzirme konusunda danışmanlık vermelisiniz? Neden emzirme konusunda savunucu (lactivist) olmalısınız? Bu soruların hemen hepsinin cevabı aynı olsa da, emzirmeyle ilgili sorumluluk yüklediği gruplar farklıdır. “Neden emzirmelisiniz?” sorusunda ebeveynlerin, “neden emzirme danışmanlığı vermelisiniz?” sorusunda sağlık profesyonellerinin ve “neden emzirme savunucusu olmalısınız?” sorusunda ise başta siyasi irade olmak üzere tüm toplumun görev ve sorumlukları vardır. Bu görev ve sorumluluklar yerine getirildiğinde ulaşılacak cevapların bir kısmı aşağıdaki gibidir:
- Anne sütü ile beslenen bebekler, ona özel ve durumuna uygun hazırlanmış en mükemmel besini almış olur.
- Annenin bebeğini emzirmesiyle anne-bebek ilişkisi güçlenir, annenin bebeğini benimsemesi, bebeğin sağlıklı bir kişilik kazanması kolaylaşır.
- Emziren annenin kendine güveni ve bebeğine bağlanması artar. Annenin doğum sonrası depresyon yaşama sıklığı azalır.
- Anne sütü içinde bulunan antikorlar, canlı hücreler, enzimler ve hormonlar bebeği enfeksiyon ve hastalıklara karşı korur.
- Anne sütü alan bebeklerin zekâ düzeyleri daha yüksek olur.
- Emziren anneler eski kilolarına daha çabuk dönerler. Hem anne hem de bebek için obezite (şişmanlık) sorunu olmaz.
- Emzirme annede meme ve yumurtalık kanseri ile menopoz sonrası osteoporoz ve kalça kırığı riskini azaltır.
- Emzirme annenin ve ailenin yaşamını daha kolay hale getirir, daha az zaman ve güç harcanır.
- Anne sütü sindirim sistemi konforu açısından eşsizdir ve en önemlisi de tüm bunları bebeğe ücretsiz olarak sunar.
- Emzirme beslenme harcamalarını azaltarak aile ve ülke ekonomisine katkı sağlar.
- Emzirme ile hem ailenin hem de devletin yaptığı sağlık harcamaları azalır.
- Emziren kadınların çalıştığı iş yerlerinde verimlilik artar. Emziren kadınların bebekleri sık sık hasta olmadıkları için kadınlar iş yerlerinden daha az ayrılırlar.
- Emziren anneler psikolojik olarak daha mutlu ve huzurlu hissederler.
- Emzirme çevreyi de korur. Çünkü emzirme doğada artık olarak kalabilecek daha az plastik madde kullanımı ve sıfır karbon ayak izi demektir.
Aslında kısa ve öz olarak verdiğim bu cevaplar sayfalarca uzayıp gidebilir. Son söz olarak şunu hatırlatmakta fayda görüyorum. Anne sütü ile beslenen bebeklerin zekâ oranları ile ilgili varılan sonuçların yüksekliği aşikârdır. Bu nedenle anne sütü almış sağlıklı ve akıllı nesiller, aynı zamanda sağlıklı ve gelişmiş bir ülke demektir. Bebeklerini anne sütü ile büyütenler, yarınlarını koruma altına almış olacaklardır.